Türkiye Adam Gibi Bir Adamını Daha Kaybetti
Merhum Hasan Celal Güzel siyaset arenasında bilge, bir deha ve yeri doldurulamayacak örnek bir insandı. Gerek bürokratlık döneminde gerekse de politika hayatında zikzak çizmeyen özü sözü doğru, sözünü dudaktan gözünü budaktan esirgemeyen örnek aldığım bir büyüğüm, değerli bir abimdi. Mekânı Cennet, Peygamberimize (SAV) komşu olsun İnşallah.
Türkiye de insanının değeri ne yazık ki öldükten sonra anlaşılıyor. Merhumun değeri de bundan sonra anlaşılacaktır. Böyle bir dehanın değerini başta dostları kıymetini bilemedi. Göreceğiz bazı siyasetçiler çıkıp sağlığında adından dahi söz etmezken, ülke için yaptıklarından ve başta 28 Şubat Post Modern Darbe olmak üzere demokrasi dışı tüm müdahaleler karşısında nasıl dik durduğundan söz edeceklerdir. Çünkü merhum yüz okka yüreği olan ve haksızlıklar karşısında dik duran bir insandı.
Sayın Güzel hiper aktif değil süper aktif bir insandı. Ülke sevdalısıydı gurur ve kibri sevmediği gibi boş durmayı da sevmezdi. Eli dursa dili durmazdı. Merhumla tokalaşırken tedbir almadığın zaman işin zordu ya kucağına düşerdin ya yeri boylardın, sonrada sarılır öperdi, bilgi açısından bir deha olduğu gibi ülkemizde en çok halkla kucaklaşan ve en çok insanları öpen bir politikacıydı çünkü insana âşıktı…
Bakanlığı ve başbakan yardımcılığı dönemlerinde aynı Partinin bir teşkilat mensubu olmamıza rağmen hiçbir talebimizi kaynağını araştırıp doğruluğuna kanaat getirmeden dikkate almaz, ben bir partinin değil Türk milletinin bakanıyım der adaletsiz hiçbir davranışta bulunmazdı. Sakın alınmayın ben halka hizmet Hakka da hesap vereceğim der öper ve uğurlardı…
Başbakan yardımcılığı Bakanlıkları ve bürokratlık dönemi dahil olmak üzere kurduğu partinin de genel başkanı olarak her tür imkana sahipken hiçbir şaibesi olmamış ve devlet nimetlerinden yararlanmamıştır, bazı gazetelerde köşe yazma yanında bir dergi çıkartarak kamuoyunu bilgilendirme mücadelesi içindeydi. Derdi para şan şöhret değildi, aldığı maaşı da bu yolda harcayan birisiydi.
Her insanın hayatında örnek aldığı bir insan vardır, merhum Hasan Celal Güzel’de benim örnek aldığım bir insandı, bana bu güne kadar birçok dostum ‘ya kardeşim sana mı kaldı bu memleketin meselesi sana ne, sen bir sanayicisin ne diye yazıp çizip başını belaya sokuyorsun’ diyorlardı merhum hariç…
Cennet kolay kazanılmaz, Sayın Güzel cezaevlerinde yatmasına rağmen yanlışlar karşısında havlu atmamıştır, mücadeleyi de bırakmamıştır Dolayısıyla gönüllere taht kurmuştur. Kimi deli kimi veli demiştir ama merhum gerçekten büyük bir devlet adamı, bir hak dostu ve bir halk sevdalısıydı.
Merhumun 14 Mayıs 2013 günü Sabah Gazetesindeki köşesinde kaleme aldığı ve siyasi hayatını özetlediği yazısındaki şu satırları bir kere daha hatırlayalım:
“…Üzerinde 'T.C. Hükümeti' yazan kurşun kalemleri, silgileri ve kâğıtları, sadece resmî hizmetlerde, âdeta okşar gibi incitmemeye çalışarak kullanırdım. Çocuklarım devlet malına ellerini dahi süremezlerdi. Plakaları kırmızı ve siyah renkli resmî arabalara bir defa dahi binmediler.”
“... Meselâ, bendeniz milletvekiliyken -birkaç zarurî toplantı dışında- Meclis lokantasında yemek yemezdim. Zira burada çalışanlar kamu personeliydi ve çok ucuz olan yemekler milletin kesesinden sübvanse ediliyordu. Sonra, çok beğendiğim halde, aynı gerekçelerle TBMM Sigarası da içmedim. Ceplerim şıkır şıkır metal jetonlarla dolu olarak dolaşır, özel görüşmelerimi kulisteki ankesörlü telefonlarla yapardım. O zaman 'beleş' cep telefonlarımız da yoktu.”
Kederli ailesine sabır, metanet ve seven bütün dostlarına başsağlığı diliyorum, nur içinde yatsın.
 
                 
            