Ey Miras Yediler! Kullandığınız Argümanlar Kabak Tadı Veriyor

30 Oca 2018 - 03:13 YAYINLANMA

Alınanlar alınsın darılanlar da darılsın kimsede kusura bakmasın, ülkemiz üzerinde karabulutlar dolaşırken bazı miras yedi nankörlerin  bu ülkenin müşterek değerlerinin arkasına sığınıp utanmadan bu milletin ecdadı olan ve 624 yıl şanlı tarih yazmış Osmanlı imparatorluğunu eleştirmeye ve küçümseme hakları yoktur…

 

Bu utanmazlara sormak lazım sizler Hans’ların Coni’lerin torunları mısınız? Bırakın bu milletin müşterek değeri olan ecdadını küçümsemeyi, hatasıyla doğrusuyla bu ecdat bir değil altı asır dünyaya hükmetmiş bir imparatorluktur… Artık bu milletin yanında değeri  olmayanlarında yirmibirinci yüz yılda evrensel bir değer olan Atatürk’ün  arkasına sığınarak bu işi yapmsı kabak tadı veriyor. İnkar etseniz de o yüce insanda bir Osmanlı torunu ve subayıdır, sizler onu gökten indi filan mı sanıyorsunuz, o da bir Osmanlı evladıdır ayrıca ecdadını da hiçbir zaman sizler gibi inkar etmemiş ve kötülememiştir…

 

Aslında bugün ayrışma değil millet olarak birleşme zamanı ve bu tür konulara girmeninde bir katkısının olmayacağıdır ama ülkenin sıcak gündemini takip ederken görsel ve basılı yayın organlarında CHP lideri Sayın Kılıçdaroğlu’nun dikkatimi çeken zırvalamaları canımı sıktı, dahası bazı densiz rezillerinde sosyal medyada vücut bulan beyanatlarını okuyunca bu konulara değinmek zorunda kaldım.

 

Atatürk bu milletin bir değeridir, birilerinin tekelinde de değildir, o yüce insana değer vermek ise emanetine sahip çıkmaktan geçer, edebiyatını yapmaktan değil. Neydi Atatürk’ün isteği? Türkiye’yi dünyanın en güçlü ülkesi haline getirmek…

 

Atatürk’ün mirası olan bu partinin lideri beyefendi! Bir toplantıda ki konuşmasında gençlere demokrasi kültüründen söz edip “boş konuşmayın bilgi sahibi olacaksınız” derken aslında kendisi boş konuşuyor,  kendisini çok şeyleri bildiğini sanarak. Bilgisizliğini gözden kaçırmak için de mirasını yedikleri yüce Atatürk’ün Bursa hitabesini okumalarını tavsiye edip bu hitabeyi kapı ve pencerelerine asmalarını istiyor. Ama yüce Atatürk’ ün o hitabesinin içeriğinden kendisinin hiçbir şey almadığını gösteriyor. O hitabede söylenenlerin kapılara pencerelere değil gönüllere yazılması gerekir.

 

Devamında gençlere güveni Kuvayı Milliye’den aldığını söylüyor. Neyin güveniyse! Sayın Kılıçdaroğlu PKK terörüne karşı yapılan mücadele ve  Afrin harekatı ile ilgili sapla samanı karıştıran ve partisinin millet rezilleri olan Murat Emir ve Öztürk Yılmaz’a Atatürk’ü anlatması gerektiğini göz ardı ediyor. Bu zevatlar bu ülkenin değerlerinden bihaberler.  Mustafa Emir “Devlet de olsanız teröristleri öldürmeye hakkınız yok” diyor. Öztürk Yılmaz’da birkaç gün öncesine kadar, PYD’yle müzakere yapmamızı öneriyordu ve Esed rejimiyle savaş halindeki Özgür Suriye Ordusu’nu (ÖSO) “El Kaideci” olmakla suçluyor. Sözde “Mustafa Kemal’in Askerleri” PKK ve uzantılarına toz kondurmamaya özen gösteriyor. Sayın Kılıçdaroğlu önce gençleri değil, bu zevzekleri eğitmeli ve Atatürk’ün hitabelerini bunlara okutmalıdır.

 

Sayın Kılıçdaraoğlu’na sormak lazım söz konusu vekiller ile CHP’nin muadili olan HDP’in rezili ve PKK’nın köpekliğini yapan ve Kürt kardeşlerimize kurban olasıca Osman Baydemir’ in ordumuzu işgalci olarak değerlendirmesi ve NATO’yu müdahaleye davet etmesi karşısında susmak, yüce Atatürk’ün hangi hitabelerin de yazıyor? Atatürk bu ülkenin bir karış toprağına göz dikenin gözünü çıkartır, halkının canına kasteden hainlere de dünyayı dar ederdi. Peki, Kılıçdaroğlu ve avenesi de böyle mi düşünüyor?

 

Osmanlıya çatmayı takıntı haline getiren sözde aydın özde ise “karanlık” ve ne idüğü belirsizlerin yanı sıra Sayın Kılıçdaroğlu da bugün Türkiye’nin Osmanlının son dönemini yaşadığını iddia edip Dumlupınar’daki askeri müzeyi örnek vererek Osmanlının bir çivi dahi üretemediğinden söz edebiliyor. Cumhuriyet kurulduğundan şurada 10-15 yıl öncesine kadar özellikle savunma sanayinde ne üretildi bu ülkede Sayın Kılıçdaroğlu? Hem Osmanlıya dil uzatacaksın hem de Osmanlının torunlarının ürettiği ve teröristlerin korkulu rüyası Silahlı İnsansız Hava Aracı’ndan (SİHA) rahatsız olacaksın! Ak Parti hükümetlerinin bu ülkede savunma sanayinde neler ürettiğini öğrenmek istiyorsan partinden milletvekili Dursun Çiçek’e soracaksın, asker gözüyle yalan söyleyeceğini düşünmüyorum.

 

Cumhuriyet tarihinde özellikle savunma sanayinde yapılan atılımların zirvesindeyiz. Bunu görmezden gelenler ya haindir ya da fesattır!

 

Şahsen Sayın Kılıçdaroğlu ile bir televizyon kanalında tartışmayı çok istiyorum, diplomalı cahillerden değil de benim gibi yüksek ilkokul mezunundan bugün ülkemizin 720 bin kilometre karesinden değil, 624 yıl şanlı tarih yazan ve 22 milyon metrekare toprağa adaletle hükmeden ve bu süreçte yetiştirdiği bilim adamları yanında o günün şartlarında sahip olduğu teknolojiden söz etsem de bilgi sahibi olup politika adına başka argümanlar bulup gündemde kalma yollarını denese…

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: