Kendine Karşı Adil Olmak

Kendine karşı adil olmak, her şeyden önce özgürlüğü kabul etmek demektir.

Özgür olmak, başkalarının, toplumun ya da dışsal koşulların senin ruhunu yönlendirmesine izin vermemek,
Kendini zincirlerinden, kalbindeki korkulardan arındırmaktır.

Kendini tanımak ve kabullenmek, insanın en zor yapması gereken işlerden biridir.
Çünkü insan, kendisiyle barıştığında, artık başkalarına duyduğu öfke, kin ya da kırgınlık gibi hislerin de bir anlamı olmadığını fark eder.
Kendini adaletle görmek, bütün kusurlarını ve hatalarını sevmek demektir; bu, ne kadar zor olsa da.

Mevlana der ki:

“Her şey senin içindedir. Kendini tanı, o zaman bütün evreni tanırsın.”

Gerçekten de, kendimize karşı adil olduğumuzda, içimizdeki evrenin her parçasını tanır ve kabul ederiz.

Kendi zayıflıklarımızı, eksikliklerimizi fark ettiğimizde, başkalarının eksikliklerine karşı da daha merhametli oluruz.

Çünkü, "kendine zulmetmemek", önce kendi içindeki kusurları sevmek, sonra bu kusurlar üzerinden derin bir anlayış geliştirmektir.

Carl Gustav Jung şöyle açıklamaktadır:

"Karanlıkla yüzleşmeye cesaret eden kişi, kendi ışığını bulur."

Bu söz, Mevlana’nın “Her şey senin içindedir” anlayışıyla örtüşür. Jung’un bakışında da kişi, kendi iç âlemine dönüp zayıflıklarını, gölgelerini tanıdığında hem kendisine hem başkalarına karşı daha anlayışlı ve bütüncül bir bakış geliştirir.

İbn Ataullah el-İskenderi, “Her şeyde bir hikmet aramak” derken, sadece dışarıdaki olaylara değil, içindeki her hisse de hikmetli bir bakış açısıyla yaklaşmamızı öğütler.
Bazen insan kendini suçlar, hatalarına odaklanır, geçmişteki yanlış seçimlerini kendi üzerine bir yük gibi taşır.

Ama adaletin en büyük sırlarından biri de işte burada gizlidir: Geçmişin hataları, seni bugünün gücünden mahrum bırakmamalıdır.

Her adımın, seni daha doğru bir insan yapma yolunda bir fırsattır.
Ve senin en büyük rakibin, geçmişteki o "eski sen"dir; bugünkü sen, ona karşı zafer kazanmalıdır.

Kendine zulmetmemek, en basit haliyle, kendini affetmektir.
Ne kadar affetmek zor olsa da, adaletin bir gereği olarak, geçmişin tüm yüklerinden arınabilmelisin.
Ve kendini affettiğinde, kalbinin derinliklerinde özgürleşmiş bir insan olursun.