Türkiye İçin Olduğu Kadar AK Parti Teşkilatları İçinde Milat Kabul Edilmeli

Kara leke olarak tarihe geçecek olan ihanet hareketinintravması atlatıldıktan hemen sonra, Hükümetinher tür tedbir içinmilad kabul ettiği bu süreç, AKParti teşkilatları için de bir milad olmalı ve hazırlıklara önce İzmir’den başlanmalıdır.

Diğer illeri bilmem ama yaşadığım kent olan İzmir hususunda fikirlerimi beyan etmek isterim, iyi bir gözlemci olarak…

Dahası, sonradan olma, partiye dolma, denizi görüp yılan, karayı görüp tilki olan, yöneticiyim deyip de hava atanlardan daha fazla partiliyim!

Çünkü her ferdin çeşitli bahanelerle oğlum asker, polis olacak diyerek kaçtığı, taraf olmanın sıkıntı yaratacağı o günlerde, iki ayrı kamu nitelikli kurumda, birinde başkanlık diğerin de ise başkan vekilliği yaparken taşın altına elimi değil başımı koyarak il teşkilatını kuranlardanım. Dolayısıyla kendimi yanlışları eleştirme hakkına sahip görüyorum. Hizmete araç olan parti yönetimlerinde bulunan her fert adam gibi sorumluluğunu bilmeli, üstüne düşeni de yapmalıdır!

Benzeri eleştirileri defaten yaptım belki de aynı konulara bir çok kez değindim, değişen bir şey yoksa değişinceye kadar ısrarla yazmak gerekiyor, Dağları, koca koca kayaları kum parçası haline getiren suyun gücü filan değildir, dalgaların sürekli  vuruşu ve istikrarıdır, bende ısrarla yazmaya devam edeceğim sorumlular duyuncaya kadar…

Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım, bu kentte seçimlere girdi, teşkilatın çalışmalarına şahit oldu, İzmir teşkilatlarını benden daha iyi bilir; kimin ne olduğunu da ama, aması var... Türkiye’de yaşanan bazı talihsiz gelişmeler ve bazı sorunlar nedeniyle İzmir teşkilatları öncelikli sorun olmaktan çıkarılmıştır, memlekette bu kadar sorun varken mesele teşkilat mı gibi bir bakış açısı oluşmuştur.

Son günlerde yaşanan olumsuzluklara bakınca, teşkilatların önemi ortaya çıkıyor. Çünkü yatak odasında hainlerin ve riyakârların bulunması, Hükümetin arkadan hançerlenmesi sadece partiye değil ülkeye de zarar vermektedir…15 Temmuz ihaneti ülke adına ileriye dönük köklü tedbirlerin alınması açısından önemli bir milattır. Öncelikle il başkanı acilen görevden alınmalı, toplumu kucaklayacak halkın dilini anlayan, devrin adamı değil gönül adamı göreve getirilmelidir. Çünkü il başkanı yüzünden partiden ve faaliyetlerinden uzak duran on binler var.

Attığı zaman mangalda kül bırakmayan ’beni bu teşkilatın başına Sayın Cumhurbaşkanım getirdi, bana kimsenin gücü yetmez’ diyerek hava atan zat, Sayın Cumhurbaşkanının, partililerin yumuşak karnı olduğunu, adı geçtiği zaman akan suların duracağını bildiği için bu taktiği kullanıyor ama kazın ayağı öyle değil artık…

Sayın Cumhurbaşkanımızın bir cümlesiyle meydanlara inen demokrasi şölenlerinde gece Konak meydanını dolduran halkın, çok geçmedi daha dün genel seçim öncesi Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla İzmir Atatürk Stadyumunda yapılan mitinge, il başkanına olan tepkisi yüzünden sag duyu sahibi partililerin gitmediğini sözkonusu olan bu zat göz ardı etmektedir. O gün stadyumun şeref tribününde değil, halkın arasında olan ve halkı dinleyen, İl başkanı değil, bizzat bendim...

Sayın Başbakanın seçim çalışmalarına da bazıları gibi poz vermek ve ön saflarda yer almak için değil, zaman zaman faaliyetlerine destek vermek için katıldım. Diğer adayların programına katıldığım gibi, Cumhuriyet Hükümetleri içerisinde önemli hizmetler veren Sayın Başbakan, seçim çalışmalarında il teşkilatının ne derece duyarlı olduğunu ve  seçim çalışmalarında bırakın gayreti  bozguna uğramış ordu misali plan ve programsız hareketleriyle sınıfta kaldıklarını benim gibi sayın Başbakanda görmüştür.

Ak Parti kurulup hizmete başladıktan, 2009 yılına kadar herkesin partisi idi. 2009 itibariyle durum değişti; çıkar grupları oluştu ve partiye doluştu; beraber yürüdüğümüz kuzu postuna bürünmüş bazı teröristler partiyi kullanarak devlet kadrolarına sızdı, güçlendi, azdı, boş durmadı kuyular kazdı, 15 Temmuz ihanet hareketi bunu en bariz bir göstergesidir.

Bu nedenle parti teşkilatları bir revizyona tabi tutulmalı, içine sızmış koyun postuna bürünmüş kurtlar temizlenmeli, partiye değil, bu hainlere küstüğü için, kızan, küsen, uzaklaşan, hamama odun taşıyan gerçek partilileri tekrar kazanmalı. Odun taşımadığı halde avanta yıkanmaktan başka bir meziyeti bulunmayan devrin adamları ihanet çeteleri bir an önce temizlenmeli…

Hatırlayanlar vardır! İzmir’de kapatılan bir gazetenin sahibi il başkanı ve bazı partililerin de yakın dostu, kısa bir zaman önce sözde duayen gazeteci Can Dündar’la ekip olarak boy boy çekildiği fotoğraflarla basında vücut bulmasını!. Çağlayan adliyesinde Can Dündar’a İzmirli  gazetecilerin selamını getirdik gazeteciler “candır” erdemdir “ sloganıyla dikkat çekmişti. Söz konusu gazete de ve internet sitesinin bu güne kadar yaptığı iş  zaman zaman reklam almak için İzmir Belediyesi ve CHP’ye methiyeler düzmek, AK Partiyi de eleştirmekti;

Söz konusu gazetenin sahiplerinin “ Can Dündar’ la  basında vücut bulan fotoğraf ve haberlerine o günler bazı Ak Partililerin ciddi tepkisi olmuştu. Herhalde unutuldu ki, yeni demokrasi şöleninde İl teşkilatından bazılarıyla boy boy fotoğrafla sosyal medyada haber olunca bardağın taşmasına neden oldu ki,  ben bu yazıyı bitirmeden bazı paylaşımlar kaldırıldı…

Hal böyle olunca tepki gösterenler adına İl başkanına sormak farz oldu. Sayın İl başkanı söz konusu yayın kurumunun bir personeli hala Ak Parti il teşkilatının basın danışmanımdır??? Ayrıca Seçim dönemleri  faaliyetler adına söz konusu gazeteye ne kadar reklam parası ödenmiştir verilen milyonlarca reklam ve ikram paralarının ağırlığının bu gazeteye verildiği konusunda iddialar vardır!  Doğrumudur???