Vefalı Olmanın Adı mı Kaldı?
Günümüzde yaşayan orta yaş üstü insanların hep söylediği bir söz vardır. “Nerede o eski günler”, “Nerede o eski bayramlar”, Nerede insanlarımızda o eski Vefa ve Vefalı olmak”, Bilgisayr çağını yakaladık, dostlarımızı görmekten, ev oturmalarına gitmekten, insanlarımıza vefalı olmaktan uzaklaşmaya başladık. Eski Yaşamlarla yeni yaşananlara baktığınızda arada dağlar kadar fark olduğunu görüyorsunuz…
Ben bile bazen içten içe hayıflanıyorum. Nerede, bu memlekete bir zamanlar hizmet eden büyüklerimiz, nerede, bu memeleketi ekonomi de, ihracatta kalkındıran, işçilere istihdam sağlayan ekmek veren, siyasetten, hayır ve yardım kurumlarına, STK’ların düzenledikleri her etkinliklere sponsor iş adamlarımız, bir zamanlar kahraman diye anılan insanlarımız. Hatırlamak, gönüllerini almak, bizlerde hal hatır sormayı bırakta o insanları arayıp sormayarak kaderlerine terk ediyoruz. Bazende bu davranışlarda bulunduğumuz için insanlığımızdan utanmamamız lazım diyorum kendi kendime ama etrafıma bakıyorum ki, yalnız ben değilim. Onlarca, yüzlerce, hatta binlerce böyle insan var…
Vefalı olmak, benliğimizi unutmamak!
Büyüklerimizin güzel bir sözü vardır; “Vefa, İstanbul’da bir semt adı. Artık Vefalı insanı da mumla arar olduk” diye anlatırlar. Özellikle doğruluğun dürüstlüğün, erdemliğin, neredeyse rafa kalktığı sanayi ve ticaret dünyasında gözler sadakati ve vefayı arar oldu. Son günlerde kıymet bilmezlikten yana başı ağrımış çok değerli sanayici, işadmları var. Sap ile samanı karıştırmak, balon haberler çıkararak “çamur at yapışmazsa izi kalsın” sözü bana çok yabancı geliyor. Kadir şınaz olmak her zaman geçer akçedir…
İnsanlar gittikleri yolda gördükleri yanlışlıkları gördüğünde o yanlış yoldan dönmekte bir erdemliktir, dürüstlüktür. Şimdi burada isim vermek istemiyorum ama yanlarında binlerce işçi çalıştıran, Türkiye İhracatında söz sahibi olan, kendisi kazndığı gibi yaşadığı ülkesinede kazandıran ve kazandıklarını çevresiyle, kendisinden yardım isteyen STK’ların, düzenlenen etkinliklere sponsor olan yardımcı olmaya çalışan iş adamlarımızın yüzüne gülenler, işleri bitince bir kenara bırakıp arayıp sormamak, insanlığımızdan ödün vermek mi, yoksa yozlaşmaya mı başlıyoruz?
Yağ Sanayinde Türkiye çapında isim yapmış bir iş adamımızı bir zmanlar baş köşelere oturtanlar, işleri olduğu zamanlar kapısını aşındaranlar ve hiç bir zamanlar eli boş dönmeyenler, şimdi o iş adamlarının yüzene bakmaz olmuşlar. O iş adamlarımızı itibarsızlaştırma teşebbüsleri ise bana vefasızlığı hatırlattı. Elleri öpülesi büyüklerimiz bu deyimi boşuna söylememiş; “Vefa”, kelime anlamı sevgiyi ve dostluğu sürdürmek, devam ettirmek olarak geçiyor. Peki günümüzde bu kavramın varlığından söz etmek mümkün mü?
Burada Rahmete kavuşmuş bir büyüğüm olan Hacı Amcamızı yine Rahmetle anmak istiyorum. Hacı Akif Küçükbay’ı zaman zaman gittiğimiz ziyaretlerimizde söylediği bir sözünü hiç unutmuyorum. “İylik yap denize at. Kapına geleni boş çevirme, büyüklerini, dostlarını aramayı unutma, bu memlekete hizmet edenleri, yaşıyorsa ara sor ziyaret et. Vefat ettiyse arkasından rahmetle an ve fatiha okuyup ruhuna göndermeyi unutma” diye söylerdi…
Babasından devraldığı bayrağı başarıyla zirveye taşımış, 120’den fazla ülkeye ihracat yaparken Türkiye’nin adını Uzak Doğu’dan Güney Amerika’ya kadar duyurmuş bir işadamı, Ülkemizin en büyük 100 sanayi kuruluşundan biri özverili bir sanayici ve iş adamı. Tüm bunların yanında kendi alanında sektörün sorunlarına el atıyor; üreticiyi ve tüketiciyi koruyacak hamlelere imza atıyor. Bu açıdan baktığımız zaman ülkesinin sanayisine 40 yılı aşkın zamandır vefa ile hizmet etmiş bir iş adamından bahsediyorum. Üreterek kazandığını yine bu topraklara yatırmak, geleceğe yürümek adına var gücüyle çalışıyor. O ülkesine, sanayisine ve sektörüne patron olarak değil vefalı bir işçiymiş gibi katkı sağlıyor. Burada ismini yazmak istemedim. Burada kişilerin isimlerinden çok bu ülke için neler yaptığını, yanında çalışan işçilerinin ve ailelerinin geçimlerini nasıl sağladığını, ülke ekonıomisine bulunduğu katkıları anlattım. Gerisini siz tahmin edin ama vefasız değil her zaman bu insanlara ihtiyacımızın olduğunu unutmayın ve Vefa’yı semt olmaktan çıkartın ve Vefalı olun…