Türkiye’de Kadın Cinayetleri Neden Artıyor?

30 Oca 2017 - 12:16 YAYINLANMA

Son yıllarda Türkiye’de kadına karşı şiddet ve cinayetlerin artmasından yalnız kadınlar değil bir erkek olarak bende çok büyük rahatsızlık duyuyorum. Ne oldu da kadına şiddet ve kadın cinayetleri bir anda artış göstermeye başladı… 

 

       Eski Türk sosyal ve siyasi hayatında kadın müstesna bir yere sahipti. Zaman ve mekâna bağlı olarak bulundukları coğrafya da farklı kültürler ve inanmış oldukları dinlerinde etkisiyle kurmuş oldukları devletlerde kadının rolü bir takım değişikliklere uğramıştır ama her şeye rağmen kadın bir eş’tir. Bir annedir. Toplumun en küçük parçası olan aile, kadın ve erkekten oluşmaktadır. Türk toplumunda aile meşru bir zeminde oluşmaktadır ve aile önemli bir yere sahiptir… 

       Tolumun mutluluğu, aile yapısına ve bu mutlulukta da kadının, annenin önemi büyüktür. Çocuk dünyaya getirme, onu yetiştirme ve ilk eğitimi verme görevi annenindir. Saka Türklerinin ilk kadın hükümdarı ‘Tomris’ adında son derece cesur, akıllı ve güzel bir kadındı. Yine Uygurlar da 7. asırda, henüz devletlerini kurmadan önce, kavmin reisi savaşlarla meşgul olduğu için, anası Uluğ Hatun, ihtilaflara ve davalara bakıyor; kanunlara tecavüz ve karşı gelenleri şiddetle, fakat adaletle cezalandırıyordu. Bu sayede Uygurlar arasında düzen kurulmuş oluyordu…  

 

       Motun (Mete) döneminden itibaren Türk kadınını erkeğiyle birlikte eşit haklara tam olarak sahip olmasa da eşitlik sayılırdı. 

Ünlü tarihçi İbn Batuta: Ülkenin birinci hanımı konumundaki ‘hatun’ törenlerde hakanın sol yanı başında bulunur ve yönetim adına çıkarılan fermanlar ‘hakan ve hatun emrediyor’ şeklindeki ibareyi kullandıklarını söylemektedir… 


       Orta Asya Türk devletlerinin hepsinde (İskitler, Hunlar, Uygurlar, Göktürkler) kadınlar önemli hak ve yetkilere sahipti. Örneğin İskitlerde her kadının erkekler gibi savaştı yetiştirilme geleneği vardı. Öyle ki savaşlarda dahi kadınlar erkekleriyle birlikte savaşıyorlardı. Türk kadını her türlü faaliyetti büyük bir vakar ve hassasiyetle yürütüyordu. Hatta siyasi yaşamda, Büyük Hun İmparatorluğu adına Çin ile yapılan ilk barış anlaşmasını Mete Han’ın hatunu imzalamıştır… 
       Tek evlilik Türk aile geleneğinin vazgeçilmezidir. Tarih boyunca Türklerde aile müessesi çok önemli görüldüğünden sağlam temeller üzerine oturtulmuştur. Evlilik anne ve babanın rızası olmadan gerçekleşmemekte ve onların fikrine göre hareket edilmektedir. Günümüzde bunlar değişmeye başlamış olabilir.  


Sosyal hayata aktif olarak katılan Türk kadını eşine bağlı ve iffetine sahip idi. İbn Fadlan, 10. asırda, Şaman-i Oğuzların tam bir hürriyet içerisinde yaşadığını, zina veya tecavüz mevcut olmadığını, böyle bir olayın gerçekleşmesi halinde kişi katil gibi öldürüldüğünü söyler…  

       

Yine İranlı tarihçi olan Gerdizi’de ‘malumdur ki Türk kadınları çok iffetlidirler’ der. Bu övgüler boşuna değildir. Nitekim kadı adları arasında temiz ve faziletli manasına gelen ‘Hun, Arig, Kazan, Silu, Sabir’ gibi isimler bulunmaktaydı. İbni Batuta şehnamesinde Kırım’daki hatıralarından bahsederken şunları söylemektedir: ‘Burada tuhaf bir hale şahit oldum ki oda Türklerin kadınlarına gösterdiği hürmetti. Burada kadınların kıymeti ve derecesi neredeyse erkeklerden daha üstündür’ diyordu… 

 

       Burada Tarihten kadınlara verilen değerleri inceledim ve bu değerli bilgileri sizlerle paylaşmak istedim. Kadınlara kalkan eller kırılır. Onlar bir eş’tir. Annedir. Hatta o kadınlar bizlerin kızlarıdır. Burada medya olarak bizlerde de suç var. Toplum olarak hepimizde suç var. Kadına gerektiği kadar sahip çıkamıyoruz. Adalet de bu suçlulara gereken cezayı vermiyor. Kanunlarda takım elbise, kravat, iyi hal indirimlerinden yararlandırmamaları lazımdır. Kadın Hâkim, Savcıları tenzih ediyorum. Erkek Hâkim, Savcılarında eş’leri kadın, anneleri ve kız çocuklarını göz önünde bulundurarak cezalarda indirim yapmadan en ağır maddeden cezalar verirse belki bundan sonra olacak kadın tecavüzleri ve kadın cinayetlerinde caydırıcılıklar olabilir…   


       Bu tarihi bilgiler de gördüğüm Kadına batı dünyasından önce önem vermişiz. 1923’de Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet ile birlikte Kadına gereken önemi gösterip seçme ve seçilme hakkının verilmesi erkeklerle birlikte eşit iş eşit yaşamaktaysa, hep birlikte kadına sahip çıkalım. Kadın cinayetlerine dur diyelim ve kadına kalkan elleri hep birlikte kıralım… 

 

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: