Sabır Taşı Çatladı

27 Tem 2015 - 18:19 YAYINLANMA

 Yuvadan düşmüş bir kuş yavrusu gibi, yaban ellerde sevgisiz ve 

ölüm makinesi gibi yetiştirilen, kendi irade ve fikirleri yerine 

başkalarının güdümü, emri altında itaatkâr yaşamayı kabul edenlerin 

ne zaman ne yapacaklarını o emir verenler yönlendirir. İşte bu 

insanları canlı bomba olarak kullanırlar, bunlar cehennem 

zebanileridir. Bu zebanilere, insanlar arasında toplu can almayı ve 

sonra da doğrudan cennete gideceğini öğretirler.

       Cenabı Allah, Kutsal Kitabımızda buyuruyor ki, “Yaradan’ın 

dışında, can almak, cana kıymak, zinhar cehennemliktir”

       Gelelim Suruç olaylarına, Dış güçlerin desteklediği, Türkiye de 

kaos yaratmak ve Suriye savaşı içerisine çekmeyi amaçlıyordu. Canlı 

bomba kendisiyle birlikte 32 can aldı. Kime ne faydası vardı? Amaç 

Türkiye’yi karıştırmaktı. Canlı bomba pimini çekti ve önce kendi 

hiçliğini, son defa ateşledi. Oysa birlikte aldığı canları da 

tanıyabilseydi, belki de onlardan biri olacaktı. Kuş beyniyle Cennete 

gidecekti! Cehenneme direk olacağını bilmedi… 

       İki yıldır devam eden çözüm süreci seçimlerden sonra birden 

şahlanmaya kalktı. Ne oldu da çözüm sürecini bozmaya kalktılar. 

PKK Türk şantiyelerine saldırmaya, iş makinelerini yakmaya, 

Adıyaman’da bir Uzman Onbaşıyı şehit etti, iki askeri yaraladı. Urfa 

Ceylanpınar’da evlerinde uyuyan iki Polis Memurunu yataklarında 

enselerinden kurşunladı. Diyarbakır’da pusuya düşürdüğü trafik 

polisini öldürdü. HDP seçim öncesi kuzu postuna sarılıp oyları alıp 

TBMM’sine girdikten sonra ayrı bir siyaset uygulamaya ve gerçek 

yüzünü ortaya koymaya başlamıştır…

       Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, yaptığı son operasyonlarda, 

tehdit nereden kimden gelirse gelsin anında cevap vermesi gerekirdi 

ve onu yaptı. Çözüm Süreci adı altında verilen tavizlerin ardının 

arkasının kesilmediğini anlaması gerekirdi. Türkiye Cumhuriyeti 

Devleti, muktedir olduğunu düşmana ve Türkiye Cumhuriyeti’ni 

yıkmaya kalkanlara gereken cevapların verilmesi gerekirdi…

       Türkiye; Tabiri caizse sırat köprüsünden geçiyoruz. Akılcı ve 

soğukkanlılıkla düşünüp kararlar alacağımız zor bir dönemden 

geçiyoruz. Terör üzerinden Türkiye’yi vurmaya çalışan dış güçler, 

aslında Müslümanı Müslümana kırdırmaya çalışıyorlar. IŞİD olsun 

DEAŞ olsun, PKK olsun, YPG olsun, DHKPC olsun, bunların hepsi 

sadece taşeronlardır. Terör olmazsa bunlar hepsi bir hiç olacaklarını 

ve kandan silahtan geçimlerini sağlayıp adam yerine geçtiklerini 

biliyorlar. Ellerinden silahı bırakmaya yanaşmayanların sonlarının ne 

olacaklarını herkesin bilmeleri gerekir…

       Türkiye, yıllarca terörden çekmiş ve 40 bin insanını kaybetmiş 

bir ülke olarak, bütün bu terör olaylarının üstesinden gelecek silah ve 

insan gücüne sahip bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti var. 

Gerektiğinde geç de kalınmış olsa bile, DEAŞ’ın, YPG’nin ve 

PKK’nın sınırlarımızı terk edinceye kadar, Yurt içerisinde 

insanlarımızın, Askerlerimizin, Polisimizin can güvenliği 

sağlanıncaya kadar bu operasyonların devam edilmesi lazımdır. 

Gerekiyorsa, ya silah, yâda Demokrasiyi tercih edeceklerdir... 

       “Çözüm süreci” dendi, herkes sabır etti ama PKK sözünde 

durmadı, Polisimizi, Askerimizi hedef alıp eski günlere döndürmeye 

çalışanlara karşı sonunda sabır taşı çatladı. Başbakan Davutoğlu 

yaptığı açıklamada, İçeride ve dışarda ülkemize, insanlarımıza, 

Askerimize ve Polisimize tehditler bitinceye kadar operasyonların 

aralıksız süreceğini söyledi…

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: