Rektörlük Seçiminde Cumhurbaşkanına Üç Oy Çıktı
Türkiye’de 20 Üniversitede rektörlük seçimleri yapıldı. Bunların içerisinde en önemlisi İzmir’de Ege Üniversitesiydi. Geçtiğimiz günlerde eğitim almak için gelen ve Rektörlüğe defalarca can güvenliğinin olmadığını bildiren gencecik bir öğrenci PKK’lılar tarafından, Üniversite içerisinde öldürülmüştü. Edebiyat Fakültesinin Salonlarının PKK ya Açıldığı İzmir'in en köklü Üniversitesi ve 8 yıldır Rektörlük görevi yapan Prof. Dr. Candeger Yılmaz'ın çiftliği haline gelen Ege Üniversitesi…
Edebiyat fakültesi Dershanelerinin duvarlarında her yer PKK sloganlarıyla bezenmiş olan Ege Üniversitesi. Öğrencilerin can Güvenliğinin olmadığının ve Öğretim Üyelerinin yönetimden şikayetçi olduklarını her fırsatta dile getirmeleri nedenle önceki gün yapılan Rektörlük seçimlerine gözler çevrilmişti…Ege Üniversitesi Rektörlük seçimleriyle ilgili yazılanları ve ne dolaplar döndürüldüğünü bu aşağıdaki sitelerden okuyunuz lütfen…Www.cankayagundem.com/İzmir-in- sorunlu-teşkilatı- ve rektorluk-secimler makale…
Bu siteleri Lütfen tıklayıp okuyunuz… http://www.temizellergazetesi.com/haber/78/ege universitesinde korkunc- gercek-ortaya cikti. İzmir’de Dokuz Eylül Üniversitesinde de Rektörlük seçimi vardı. Ege Üniversitesinde duyulan heyecan Dokuz Eylül’de yoktu. Evet, Burası İzmir, Bornova, Ege Üniversitesi, Rektörlük seçimine gidiyoruz. Ancak Ege Üniversitesi teröre serbest gazeteciye yasak olmuş. Seçimin yapılacağı MÖTBE salonunayakın kapıdan bizi içeriye almıyorlar. Gazeteci Ahmet Kaplan ve ben, içeriye girmek için adeta kulağımızı tersten göstermek zorunda kalıyoruz. Ege Üniversitesi resmen Açıkhava hapishanesine dönüşmüş. İçeri giremiyorsunuz, girdiğinizde çıkamıyorsunuz. Bu kadar sıkı önlemler alınan bir Üniversite bahçesinde bir öğrenci nasıl oluyor da öldürülüyor ve Üniversite Rektöründen, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yeşim Kiralı ve çalışma arkadaşlarından hesap sorulmuyor? Ege Üniversitesi’ne 1973 yılında öğrenci olarak giren ve bu güne kadar çizgisinden, insanlığından hiç ödün vermeden çalışan hastalarına her fırsatta şifa dağıtan Prof. Dr. Cüneyt Hoşcoşkun, üç dönemdir Rektörlük için tek başına mücadele etti. Prof. Dr. Cüneyt Hoşcoşkun, aynı zamanda Birlik Vakfı İzmir şubesinin kurucusu ve Şube Başkanlığı görevini de yapıyordu. Tabi bu Rektörlük seçimlerinde herkesin bir hesabı vardı. Menfaat çevreleri burada ortaya çıkmış herkes bir aday çıkarmıştı. Prof. Dr. Cüneyt Hoşcoşkun’un kimseye ödeyecek bedeli olmadığı için, İzmir'de Ege Üniversitesinde Prof. Dr. Candeğer Yılmaz'dan boşalan rektörlük koltuğu için 9 aday çıkartıldı. Yönetimin, Rektör Candeğer
Yılmaz’ın yardımcısı Yeşim Kirazlı’yı da aday çıkartıldı… Akademisyen ve Öğretim Üyelerinden, İddiaların ardı arkasıkesilmiyor. Günlerdir gelen telefonlar susmuyordu. İddialara göre, Rektör Yardımcısı Prof. Yeşim Kirazlı, önce kadroları dağıttığı, 150 diz üstü Laptop Bilgisayar dağıttığı iddiaları kulaklardan kulaklara dolaşamaya başladı. İzmir’de Muhalefet olan bir Siyasi partinin İl Başkanı da bir aday çıkardı. Bütün parti temsilcileri Prof. Dr. Cüneyt Hoşcoşkun dedi. Sadece tek başına İl Başkanı kendisinin adayının Prof. Dr. Tahir Yağdı, olduğunu söyledi. Tabi İl başkanı da ağzının payını aldı. Adayı 185 oyda kaldı. Fazla rağbet görmedi…
5 ay hapis cezası alan Nadide Kazancı Nasıl aday oldu? Ege Üniversitesinde yapılan oylama sonucunda açılan sandıklarda, Cumhurbaşkanı Recep tayip Erdoğan’a 3 oy çıktı. Film Artisti Nuri Alço’ya 1 oy çıktı. Nobel Barış Ödülü sahibi Aziz Sancar’a 1 oy çıktı. Bunların amacı oy vermek değil. Resmen dalga geçmekti. 25 Bin kişinin yaşadığı Ege Üniversitesi’nin yönetimini üstlenecek ciddi bir seçimde bazı Öğretim Üyelerimiz dediklerimizin içerisinde, çocuklarımızı teslim ettiğimiz. Üzerine basarak söylüyorum “bazı” Öğretim görevlilerimiz kimlere oy verip dalga geçiyor…
Bu arada Aday olan Prof. Dr. Nadide Kazancı’nın Üniversite deki görev usulsüzlüğü nedeniyle yargılanıp 5 ay hapis cezası aldığı ortaya çıktı. Bu cezaya rağmen nasıl aday olduğu da ayrı bir tartışma konusu oldu. Kazancı’nın, Facebook sayfasından Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’a da hakaretlerde bulunduğu ve hakkında açılmış davaların devam etiği iddiasını da kulağımıza hemen fısıldıyorlar…