Mutlu Evlilik Reçetesini Doğru Okuyun

23 Nis 2016 - 11:42 YAYINLANMA

TUİK’in yaptığı ilginç araştırmalar içerisinde Türkiye illeri arasında Boşanma rekorunu İzmir ilindeki boşanma sayılarının rekor kırdığı yazılıyor. Evlenip aradan iki ay geçmeden Adliye koridorlarında, yanlarında şahitleriyle birlikte duruşma sıralarını bekleyen çiftler. Duruşma sonunda çiftler ayrı ayrı kendi yoluna, bazı çiftler ise anlaşmalı boşanmayla, el ele, kol kola Adliye koridorlarını terk ediyorlar. 2014- 2015 Yıllarında 217 bin Çift İzmir’de boşanmış… 

       Bu durumda her gün birkaç tane boşanma haberi duymaya, ardından yaralama veya kadın cinayetleri duymaya alıştık. Kadın cinayetlerini duymaya alışmamalıyız. Kadınlar bizim başlarımızın tacıdır. Kadına kalkan ellerin kırılması ve tüm toplumun kadınıyla, erkeğiyle, kadına sahip çıkması gerekir…

       Büyük bir aşkla evlenip 2 ay sonra ayrılanlar artık bizi şaşırtmıyor. Çevremizde ilk günkü gibi birbirine âşık ve mutlu çift sayısı her geçen gün azalıyor. Evliliklerin yürümesi, boşanmaların önüne geçmek için aile büyüklerinin üzerine ne kadar görev düşüyorsa, Hükümetin, Aileden sorumlu Devlet Bakanlığının da üzerine daha çok görevler düşüyor…

       Aile, Sosyal Politikalar Bakanlığının önlem alması gereken çalışmalarını arttırması lazım. Boşanma davalarında Hâkimler verdikleri kararlar üzerine bir değil defalarca düşünmesi gerekir. Herkes evlisiyle bekârıyla, tüm vatandaşlarda üzerlerine düşen görevleri yapmaları gerekir. Bir gazeteci olarak, bir yazar olarak naçizane fikrimi bende söylemek istedim. İşte böyle mutlu bir evliliğe sahip olmak için, şu küçük sırlara biraz dikkat etmelidir:
       Çiftlerin aralarında bazı ufak tartışmaların yaşanması elbette ki
doğaldır. Önemli olan tarafların, aynı anda çok sinirli ve fevri hareket etmemeleri lâzım! Eğer eşiniz sinirliyse, siz alttan almaya çalışın! Bir daha geri dönüşü olmayan sözlerden ve hareketlerden mutlaka kaçının!
       Bir tartışma esnasında o sesini yükseltti diye, siz de sakın bağırmaya başlamayın! Bağırmak, kötü söz söylemek, birbirine hakaret etmek hiçbir sorunu çözmeyeceği gibi kavgayı daha da körükler ve içinden çıkılmaz sonuçları doğurur...
       Sözlerinizin olumlu, sevgi dolu ve ılımlı olmasına dikkat edin! Yoksa hiçbir işe yaramaz. Eğer tartışmayı mutlaka birinin kazanması gerekiyorsa bırakın eşiniz kazansın! Aşkın bir iktidar savaşı olmadığını bilerek hareket edin ve evliliğinizi kurtarmak için gerektiğinde susmayı tercih edin!
       Hiçbir zaman geçmişte yapılan hataları tekrar tekrar eşinize
hatırlatmayın! En ufak bir kavgada o hatırlatmaları büyüterek eşinizin yüzüne vurmamaya çalışın. Şimdiye kadar hiç kimse, eskiyi geri getirememiş ve eski hatasını düzeltememiştir. Bu nedenle her zaman eşinize karşı daha olgun olmayı deneyin…
       Nikâh kıyılırken, Nikâh memurunun söylediklerini hiçbir zaman unutmayın. Niye evlendiğinizi hiçbir zaman hatırınızdan çıkarmayınız! Sevinç ve üzüntülerinizi paylaşmak, sonsuza dek birlikte yaşamanız için verdiğiniz sözü asla unutamayınız!

       Hayattan iki katı daha fazla keyif almak için evlendiniz, işte bir ömür boyu birlikte olmanın tadını çıkarmak ve çocuklarınla mutlu yaşamanın önemli olduğunu bilmemek gafletinde asala düşmeyiniz!
       Bir plân yaparken eşinize hiç danışmıyor, onun fikrini almıyor, yahut arkadaşlarınıza ondan daha fazla vakit ayırıyorsanız yanlış yolda yürüyorsunuz demektir. Gün içinde, en az bir defa hayat arkadaşınıza güzel bir söz söyleyin!
       Eşinizin sizden güzel bir söz duyduğundaki mutluluğunu hiç fark ettiniz mi? Yanlış bir şey yaptıysanız bunu itiraf edin ve özür dileyin. Hata yapmanız, dünyanın sonu değildir. Önemli olan bunu fark etmiş olmaktır…

       En önemlisi de; “Evdeki huzurun temel kurallarından biri de; dışarıda ki insanlara karşı nasıl kibar ve nazik davranıyorsanız, aslında daha fazlasını evinizde bulunan eşinize, çocuklarınızın annesine yapın. Bu söylediklerimi hiç yapmıyorsanız, dışarıda başkalarına yaptıklarınızın ama hiç olmazsa yarısını ev halkından, eşinizden, çocuklarınızdan esirgemeyin!”

       Doktorun yazdığı reçeteyi iyi okuyamayan eczacı, hastaya doğru ilaç verebilir mi? Bu nedenle sizlerde doğru evlilikte ilerlemek için evlilik reçetesini lütfen doğru okuyunuz!

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: