Kürt Davası diyorlar, Kürtleri öldürüyorlar
Halk arasında sıkça kullanılan bir söz vardır “Bu lahana turşu
ne, bu perhiz ne?” Eline silahı alan, dağa çıkan bir Kürt davasıdır
tutturmuş gidiyor. Kürt davasını savunuyorum. Kürtlerin haklarını
savunuyorum bahanesiyle ellindeki silahlarla Kürtleri öldürüyorlar.
Bu nasıl Kürt hakları savunuculuğudur anlaşılmadı gitti…
Orta Doğu ülkelerinde meydana gelen iç savaşlarda, eline silahı
alıp öldüren “Allahüekber” diyor. Ölene bakıyorsunuz, kurşunu
yiyince o da “Allahüekber” diyor. İşte zaten anlaşılmayan tarafta bu,
Müslüman, müslümanı öldürüyor. Kürt hakları diyorlar. Kürtleri
öldürüyorlar. Bu nasıl haktır, bu nasıl hukuktur, bu nasıl
müslümanlıktır kimse bir şey anlamıyor…
Son zamanda PKK’nın ayağa kalkması, baskınlar düzenleyip,
vur kaç taktiği uygulaması, öldürdükleri kişiler sözde Devlete hizmet
ettikleri için öldürülen Kürt halkı. Doğu’da, Güney Doğu’da
fabrikalar vardı da, Esnaflık vardı karınları doyuyordu da, insanlarda
para pul vardı da iş mi yapmadılar, gidip de devlet kapılarında
çalışmaya başladılar…
Devlet Doğuya, Güney Doğuya kalkınması için yol yapıyor,
Barajlar kuruyor., Havaalanları yapıyor, Okullar yapıyor. İş
adamlarını davet edip yatırım yapmaya fabrikalar kurdurmaya
çalışıyor. Ama Kürt haklarını arıyorum diye ortaya çıkan eli silahlı
PKK Örgütü bu yatırımları engellemek için iş makinelerini yakıyor,
yapılacak olanları bombalayıp engelliyor. Amaç savundukları Kürt
Haklarındaki insanlar uyanmasın, onlarında ellerinden silahlar
düşmesin ve kandan silahtan geçimlerini en iyi şekilde devam
ettirsinler…
Bundan yıllar önce TSK Kandili bombaladığı zaman ele
geçirdiği mühimmatı ve ölen gençleri toplayıp basına gösteriyordu.
Bu defa bunu yapmadı. Daha doğrusu teşhir etmek istemedi. Çünkü
Silahlı Kuvvetlerdeki bazı yapılanma ve zihniyetlerde değişti. Dağda
ölen gencin cebinde T.C. Nüfus kimliğini taşıyordu. Şehit olan Polis
Asker, onlarda bu vatanın evlatları ve toprak ile bayarğını korumak
ve çocuklarının ekmek parasını çıkarmak için çalışıyordu. PKK
bütün bunları anlamayacak kadar gaflet içerisinde oldukları açıkça
görünüyor. Terörün işbirlikçisi siyasi parti mensupları da
seçimlerden sonra sırtlarındaki kuzu postlarını atıp gerçek yüzlerini
göstermeye başladı…
Zaman eski zaman değil. Şimdi, gelişen teknoloji ile lazerli,
güdümlü bombalarla hedefler dövülüyor ve tam isabet nokta atışı
yapılıyor. Efelik yapanlar, sırtlarını terör örgütlerine yaslayanlar ne
odluda iki günde değişti de şimdi “Barış Süreci” bitmedi Barış süreci
devam etsin diye naralar atmaya başladılar…
Birisi vur kaç taktiğiyle savaş açmaya çalışıyor. Karşısında
uçağı, tankı, helikopteri, topu tüfeği olan düzenli bir ordu var. Devlet
karşısında. PKK ve bu terör örgütlerine bel bağlayanlar, sırtlarını
dayayanlar bir kez daha şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri
gerekir ki, daha fazla iki taraftan da kan akmasın, analar ağlamasın.
Bu defa evlatları ölen Kürt halkı silahlanıp PKK’ya karşı savaş
açacak duruma geldi. Yeter ki, bardak taşmasın…
Mardin, Midyat, Diyarbakır, Adıyaman, Şanlıurfa da, Halfeti’de,
Birecik’te, Gaziantep’te Yerli ve yabancı bir turist gelmez olmuş.
Milyonluk yatırımlar yapan turizmciler sinek avlamaya başlamış.
Halfeti ilçesine geçen yıl bu aylarda gitmiştim, yerli ve yabancı
turist kaynıyordu. Restoranlarda oturacak yer bulunmuyordu. Baraj
Gölünü dolaşmak ve teknelere binmek için sıra beklemek
gerekiyordu. 1 Ağustos’ta yine gittim, yani bir hafta önce hem de
hafta sonu Halfeti’deydim. Milyonluk yatırım yapılan turizm
tesisleri sinek avlıyor. Bir müşteriyi gördüler mi, Neredeyse
kolundan tutup çekecekler. Müşteri kimin iş yerine girerse o kendini
şanslı sayıyor. Gece sokağa çıkamıyorlar. Müşteri için aldıkları etler,
meyve ve sebzeler, yemekler, bozuluyor ve çöpe döküyorlar…
Bu saydığım şehirlerdeki iş yerlerini Turistik iş yerlerini kimler
çalıştırıyor biliyor musunuz? KÜRT HALKI ÇALIŞTIRIYOR.
Peki, PKK’nın verdiği zarar kime? KÜRT HALKINA, Öldürdüğü
insanlar kim, yine Kürt halkı, Bu nasıl Kürt davası savunuculuğuna
soyunmaktır? Şunu anlıyoruz; Terörün; Dini, imanı, ırkı, dili,
mezhebi, olmaz. Silahı eline alan önüne çıkanı ayırt etmeden
öldürür…