Ülkemiz İçin Bir Araya Gelme Zamanı!
Türk Askeri ve Polisi el ele verip teröre karşı başlattığı temizlik harekâtında sona doğru yaklaştıkça terör örgütünün son çırpınışlarıyla sivil insanlara saldırmak, sivilleri korkutup sindirmek istekleri, vatandaşların sokaklara daha çok çıkmasıyla, o hesapları da tutmadı. Şimdi korkmadığımızı gösterme zamanıdır…
780 bin km2’lik vatan coğrafya’sında; 78 milyon Türk insanın, “tek akıl ve tek yürek” olacağı, Ferdi veya bireysel, bütün kaygı ve endişeleri bir kenara atacağını, “Müslüman, Müslüman’ın Velisidir.” Ayrıca “Müslüman’ın, Müslüman’a; kanı, malı, canı, ırzı haramdır.” Bir insanı öldürmek, cana kıymak bütün insanlığı öldürmektir…
Birbirinizle çekişmeyi, bölünmeyi, bırakıp birbirimize sevmek ve hakikatleri görmek ve ülkemize, Ay Yıldızlı Al Bayrağımıza sahip çıkama zamanıdır…
İşte Türkiye’de başlayan terör, Avrupa ülkelerini ve Avrupa’nın Başşehrine kadar gitti. Teröre destek verenler, silah satanlar, besleyenleri de terör vurmaya başlayınca, akılları başlarına geldi mi acaba? Terör Dünyanın başına bela olacağını, ülkelerini yöneten siyasetçilerin siyasi hayatlarını terörün bitireceğini anladılar mı?
Pazartesi Günü yazdığım Köşe Yazımda, ülkeleri seçilenlerin değil de, İstihbarat Servislerinin yönettiğini yazmıştım. Asıl Dünya ülkelerinin başlarının belası İstihbarat Servisleridir. İstihbarat servislerinin faydası kadar daha çok büyük zararlarının olduğunu, dünya siyasetini, coğrafyalarda yönetenleri, siyaseti değiştirdiği gibi iç savaşları hazırladığı, haritaları da değiştirildiğini kaygılı gözlerle izleniyor. Siyasetçilerin asıl İstihbarat Servislerini gözden geçirip yetkilerini budamaları gerektiğinin farkına inşallah varırlar…
AK Parti Hükümeti, derken, Parti değil, Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı dönemlerinde Recep Tayip Erdoğan’ın, istihbarat servislerinin kararları, yaptıkları manevralar, oyun kurmalarına izin vermediği ve bunlara karşı çıktığı için başına gelmeyen kalmadı. Bundan sonra da başına gelmeyen kalamayacağa benziyor…
Acının düştüğü ocaklardan yükselen sese, kulak vermeliyiz. Terör, Askerimize, Polisimize, canımıza, gencecik çocuklarımızın canına, malımıza verdiği zararları gördükçe, Türkler, Müslümanlar, “uyanık ve birbirinden haberli” birlik içerisinde olmalıdır…
Ankara ve İstanbul’da ki intihar saldırılarının üzerinden ne kadar zaman geçti? Biz millet olarak, acılarla kavrulurken, Güneydoğu’dan her gün gelen acı Şehit haberleriyle yüreklerimiz kavruluyor. Millet olarak tek ses, tek yürek olma zamanıdır. Gözlerde yaş, hüzün, hıçkırıklar boğazlarımızı düğümlüyor. Ayaklar, bir adım ötesine adım atmaya zorlanıyor. İçimizden yükselen yanık ses; “Sen-Ben kavgasın” bırakın birlik içinde olalım. Vatanı, Milleti için canını vermeyi esirgemeyen Şehitlerimizin yaslarını, birlikte tutalım...
Bakın öfkeden, kinden, nefretten bahsetmiyorum. Haset de demiyorum!
Yunus diliyle, konuşmak istiyorum; Mevlana yüreğiyle, Türk İnsanına, Müslümanlara, Dini, Dili, Irkı, Mezhebi, ne olursa olsun. Ay Yıldızlı Al Bayrağımızın altında bu Vatanda yaşayan herkese seslenmek istiyorum. Tarihe kayıt düşmek istiyorum!
Tuzaklara düşmeyelim diyorum. İstilacı bir ruha, Sömürgeci bir zihniyetlere ödün vermeyelim. BOD Projesi, büyük bir tuzaktı. İstihbarat Servislerinin planları sonucu “Arap Baharı” gibi maskaralık; O tuzağın bir parçasıydı. Afganistan’ın, Irak’ın, Tunus’un, Libya’nın, Mısır’ın, Filistin’in, Suriye’nin; İçerisine sürüklendiği bataklık orta!
Mikrop üreten bir bataklık. Türkiye’nin büyümesinden, Türkiye’nin ekonomik yönden güçlenmesinden ve Ortadoğu’da söz sahibi olmasından korkanlar. Türkiye’yi de, bu bataklığa çekme çabası içindeler!
Daha fazla geçmişe gitmiyorum; 1980 ve sonrası, Bölücü Terör Örgütünün bu ülkede meydana getirdiği veya getirmeye devam ettiği, Tahribat, o kadar büyük ki! Sabırla, direneceğiz!
Sağduyuyla direneceğiz. Kendi stratejimizle direneceğiz. Tuzaklara düşmeden direneceğiz!
780 bin km2 Vatan Coğrafyamızda; 78 milyon insanımızla birlikte artık, bir araya gelme, birlikte olma zamanıdır!