Hamza Dağ’ın, çok konuşulacak açıklamaları
Avrupa Ülkelerine yaptığım uzun bir seyahatin ardından döndüğüm güzel Ülkemde ayağımın tozuyla katıldığım, AK Parti İzmir Milletvekili ve MKYK üyesi Hamza Dağ’ın konuk olduğu İzmir Medya Platformu toplantısının ardından Gazetedeki Yöneticilerimiz hemen Köşe yazımı yazmamı istediler. Okurlarla aranda uzun zaman oldu diyen Kazım Erkmen; “Okur ile yazar arasında bu kadar uzun süren ayrılık iyi değildir. Hemen köşe yazını bekliyoruz” dediler. Tüm okurlarıma Merhaba diyorum…
AK Parti İzmir Milletvekili ve MKYK Üyesi Hamza Dağ’dan çok konuşulacak çok önemli mesajlar verdi; FETÖ, KHK’lar ve başkanlık! Konularını en açık detaylarına kadar anlattı. Sayın Hamza Dağ’ın anlatılarının noktasına virgülüne dokunmadan sizlerle paylaşmak istiyorum…
AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, 15 Temmuz'da darbe girişiminde bulunan FETÖ ile mücadelenin büyük ölçüde sürdüğünü belirten Dağ; “Bu teşebbüsü yapan taşeronların ülke içindeki durumları, devlet içine sızma yapıları, Olağanüstü hal ve Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) büyük oranda dağıtıldı” diye sözlerine başladı...
İzmir'deki basın kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla kurulan İzmir Medya Platformu'nun, TRT İzmir Bölge Müdürlüğü'nde düzenlediği toplantıya konuk olan AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi silahla, tankla, tüfekle, uçakla ortaya çıkan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyelerinin, Türkiye'yi işgal girişimini Milletimizin sokaklara ve tankların önüne geçerek birlik ve beraberlik içerisinde Demokrasimize sahip çıkıp bertaraf edildiğini belirtti…
Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan'ın Kur’an-ı Kerim'deki ayete atıfta bulunarak, “Şer bilinen şeylerde hayır vardır” dediğini hatırlatan Dağ; “Bu teşebbüsü yapan taşeronların ülke içindeki durumları, devlet içine sızma yapıları, olağanüstü hal ve KHK'lerle büyük oranda dağıtıldı. Şu ana kadar yaklaşık 70 bin kamu görevlisi ihraç edildi, 30 bin civarında kamu görevlisi ve vatandaş da örgüt üyesi oldukları iddiasıyla tutuklu bulunuyor. Ülke içinde olanlar, yurt dışına kaçanlar ve önceden yurt dışında olanlarla ilgili de gerekli çalışmalar devam ediyor.” diye anlatıyor...
Darbe girişimi sonrası 3 siyasi partinin bir araya gelerek, ortak bir noktada buluştuğunu ve ortaya bir uzlaşma kültürü çıktığını anlatan Dağ, sözlerine şöyle devam ediyor; “Biz bu uzlaşma sağlanırken, 'hangi siyasi partinin temsilcisi saat kaçta ne açıklama yaptı', 'darbe girişimini başarısız olduğunun görüldüğü sabah saatlerine doğru mu kınadı?' gibi şeyleri sorgulamadan bir araya geldik. Çünkü o gece darbeye karşı duran kahir ekseni AK Parti'li ve MHP'li vatandaşlarımız olmakla birlikte, CHP'li ve diğer siyasi partilerden vatandaşlarımız da sokaklara çıkmıştı. Ancak ne hikmetse son günlerde Yenikapı ruhundan uzaklaşarak, gerginliği tırmandırıcı söylemlerde bulunulduğunu görüyoruz.”
Dağ; “Bürokrasiyi silah olarak kullandılar” FETÖ/PDY mensuplarının, 17-25 Aralık süreci sonrası “Silahlı terör örgütü üyesi ve yöneticisi” olarak nitelendirildiğini vurgulayan Dağ; “Bu nitelendirme yapılırken, örgütle bağlantısı olmayan bazı hukukçular bile 'kardeşim bu silahlı terör örgütü nerede, silah nerede?' diyenler vardı. O dönemlerde 'burada silah bürokrasi' demiştim. FETÖ/PDY mensubu olan, devletten maaş alan bir bürokrat, bu örgüte himmet vermediği için esnafa ceza kesiyorsa, işte bu da bir silahtır.” Diye anlatıyor...
Başkanlık konusunun sorulması üzerine açıklamada bulundu. Başkanlık sistemi tartışmalarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Dağ, 2007'de Cumhurbaşkanı’nı Meclis'ten seçmenin önünün tıkanmaya çalışıldığını, bu durum üzerine referanduma gidilerek Cumhurbaşkanı’nı “Halkın seçmesi” sonucunu ortaya çıkardığını kaydetti. Bu tabloda, siyasi parti genel başkanı olmayanların Cumhurbaşkanı olma şansı bulmasının zor olduğuna işaret eden Dağ, bugün için olmasa da gelecekte, seçilmiş güçlü bir Cumhurbaşkanı ve Başbakanın bulunduğu bir ortamın, ters düşmeleri durumunda risk oluşturabileceğini bu nedenle düzenleme ihtiyacının ortaya çıktığını bildirdi…
Sistemlerin tarihsel süreçlerdeki ihtiyaçlardan doğduğunu belirten Hamza Dağ; “Tarihsel süreç bizi başkanlığa götürüyor. En temel gerekçesi de bu bölgede istikrar olmak zorunda. Biz istikrarlı olarak bu coğrafyada yer almak zorundayız” dedi.
Bu arada İzmirli sporseverler içinde müjdelerde bulundu. İzmir’in Futbol sahaları mutlaka ve mutlaka yapılacak kimsenin endişeye kapılmamalarını istedi…