Aşksızlık Deliliktir
Bilindik bir söz vardır ya; “Her Aşk Güzel Başlar” diye. Evet, bir meyille başlayan, iştiyakla seyreden, sevgi ile taçlanıp, yücelen, doğan AŞK. Kıymeti bilinmeyen. Ama, her güzel şeyin kaynağı AŞK. Hatırlarsınız onu yaşamınızın bilmem ki hangi sayfasından; Tertemiz, saf, dupduru.
Ahhh... Şu alemden ayrılana kadar, yüreğim daha kaç kere, Ahh edecek Aşk için..? Bilmiyorum.
Ey kulunu Seven. Onu kendisi için yaratıp, seçen. Kim ne söylerse söylesin, ne dünya, ne ahiret yok gözümde. Yalnızca sen varsın özümde. Sen, bir tek sen. Ey Aşk ile dirilten, Hay edip inleten. Bilirsin ki istemem sensiz nefes almayı ve iki nefes arasında sensiz kalmayı. Gece ya da gündüz, halk içinde ya da yalnız, her daim seninle, yanlızca seninle mutlu gönül. Ey gerçek Sevenim. Sevip, sevdirenim. Sakın ha, atma sensizlik zindanına. Bu gönül, herşeyi kabul eder de, Sensiz olmayı asla.
Ey Aşk, ne olur uzaklaşma benden, bırakma beni. Sensiz ne yapar bu aciz. Ahhh ki ne Ah, neler ettin sen. Ama nettinse, güzel ettin sahiden.
Yarap, kabulüm senden gelen. Yunus'un dediği gibi; “Hoştur bana senden gelen, Ya hil'at-ü yahut kefen, Ya taze gül, yahut diken...”
Sen ki, tüm güzelliklerin sahibi, sahibimken, senden güzellikten başka ne gelir ki zaten...
Ey kulunun zannı üzere olan. Sorsalar seni bana; Sevgi derim, Şefkat derim, Aşk derim. Merhamet derim, Cömertlik derim, Af derim. Seni anlatan kelimler bunlar yürekte. Sen, Ey Tabib el-kulub, “Ve Ufevvidu Emrî İlâllâhi, İnnallâhe Basîrun Bil İbâd.” Mü'min Suresi - 44
Şimdi, tüm cihana haykırarak söylemek istiyorum ki;
Ya Vedut..! Sen, Ancak, “AŞK” ile bilinirsin. AŞK ile... Asıl, Aşksızlık Delilikmiş. Cihan delilerle dolu, Akıllılarsa Cennette.
Sevgi ve Saygılarımla...