Moriwaki ile 'Siverek deprem bilinci'

12 Haz 2025 - 10:40 YAYINLANMA

Siverek Kent Konseyi ve Siverek Belediyesi’nin düzenlediği ve Yüksek Mimar Yoshinori Moriwaki’nin konuşmacı olarak katıldığı “Depreme Dirençli Kentler” konferansı Sivereklilerin yoğun ilgisi eşliğinde gerçekleşti.
6 Şubat 2023 Depremlerinden etkilenen kentler arasında yer alan Siverek deprem hafızasını aktif tutabilmek ve bu hafıza eşliğinde tedbirler alabilmek için Moriwaki’yi can kulağıyla dinliyordu.

Hemen söyleyeyim konferansta “polemik değil, bilim ve deprem hasarlarını önleme yöntemleri” vardı. Zira fay hatları nedeniyle tarih boyunca depremi en yoğun olarak yaşayan bir coğrafyanın insanları olarak depremleri önlememiz imkansız. O halde depremi değil can ve mal hasarını sıfıra indirmeyi konuşmalıyız diye haykırsak da her deprem sonrası maalesef ki bu konuda öğretim görmüş isimlerin ekranlardan yansıyan “bireysel çekişmelerine” şahit oluyoruz.


Ekranların bu hengamesine girmeyi reddeden Yoshinori Moriwaki işin kendi tarafında “halk için” çok güzel bir çözüm bulmuş. Davet edildiği şehirlerde ve okullarda halkı deprem konusunda bilgilendirmek ve gerekli tedbirleri yerel dinamiklerle geliştirmek için sık sık seyahat eden Moriwaki “bu şekilde çok daha faydalı oluyorum” diyor.

Yüksek Mimar Yoshinori Moriwaki doğrudan olmasa da “dolaylı faylarla” depremle yakınlığı olan Siverek’in bilimsel veriler ışığında depreme karşı nasıl daha güvenli hale getirileceğini ve Sivereklilerin deprem anında-sonrasında can güvenliği adına neler yapması gerektiğini aktarırken Türkiye ve dünya fay haritalarından ve depremlerinden de örnekler verdi. Moriwaki’nin sahnede gösterdiği haritalarda fay hatlarının çalar saat misali bir hafızaya sahip olduğunu ve belli aralıklarla insanlığı uyararak bu hafızaya yeni bir tekerrürün eklendiğini gördük. Yani 2+2=4! Depremi önleyemiyoruz, öteleyemiyoruz, kaçamıyoruz o halde bu gerçekle barışık bir şekilde yaşamayı öğrenmeliyiz. Japonya’da deprem eğitimlerinin anaokullarından başlayarak rutinler şeklinde sık sık yapılan (haftada 1 ya da 2 kez) tatbikatlarla güncel olarak yapıldığını ve Japonların bu şekilde depreme dayanıklı yapılara ve psikolojiye kavuştuğunu belirten Moriwaki’den şunu anladık: Deprem ekstra bir durum değil tam aksine hayatın bir rutini. Nasıl ki güneşli, yağmurlu, soğuk havalarda hasta olmamak için uygun tedbirleri almayı küçük yaşlarda öğreniyorsak depremler konusunda da depreme dayanıklı kent planlaması yapmayı, ev içi güvenliğini sağlamayı ve deprem anında-sonrasında ne yapılması gerektiğini bilmek zorundayız…

Yaşlı Dünya; afetler, savaşlar ve iklim değişikliği nedeniyle “krizler çağını” yaşarken yaşam koşulları giderek zorlaşıyor bu nedenle deprem başlığı gibi pek çok başlığın anaokulu ve hatta kreş eğitim programlarına alınması gerekiyor. Mesela; kuraklık nedeniyle oluşan su ve gıda temininin azalmasına yönelik “israfı önleme tasarrufu cazip kılma” eğitimleri, can ve mal güvenliği için trafik-yaya eğitimi, birlikte huzuru sağlamak için saygı gösterme saygın yaşama eğitimleri, bilinçli vatandaş olma eğitimleri…

Programın ev sahibi olan Siverek Belediye Başkanı Ali Murat Bucak deprem bilgisi ve bilinci açısından oldukça donanımlı bir isim. Program sonrasında kendisiyle gerçekleştirdiğim sohbette deprem gerçeği ile tanışmış ve bu tanışıklığı bilgi-tedbir kazancına dönüştürmüş zihnini net bir şekilde gördüm. Göreve geldikten sonra mimarlar ve mühendislerle birlikte  kentin deprem fay haritası üzerinden hassas alanların belirlendiğini ve riskli yapıların tespitine yönelik çalışmalar yapılmaya başlandığını ifade eden Başkan “Siverek’te daha çok işimiz var ve bu yolda kararlılıkla yürüyeceğiz” dedi.
Elbette ki Siverek gibi Türkiye’nin de işi bu yönde oldukça uzun ve sabır gerektiriyor. Zira adım adım da olsa bir gün Japonlar gibi şiddetli depremlerde bile yerimizden kalkmadan sükunetle hareket edeceğimize olan inancımızı korumalıyız.

Japonya ve Japonlar demişken Moriwaki’nin konuşmasında aktardığı iki notu da iletmek istiyorum. Türkiye’de gerçekleşen her kıyı bölgesi depreminde nedense tsunamiler de konuşuluyor. Moriwaki Türkiye’nin sahip olduğu denizlerin kapalı denizler olduğunu bu nedenle çok şiddetli depremlerde en fazla üç metrelik tsunamiler olabileceğini söyledi. Yani bir kıyı şeridindeyseniz, çok şiddetli bir deprem olduysa ve tsunami bekleniyorsa kıyıdan en fazla üç metre yüksekliğe sahip bir yere çıkmanız yeterli olacaktır. Japonya okyanus ülkesi olduğu için yüksek boyutlarda tsunamilere maruz kalıyor, Türkiye’de bu tür tsunamilerin olması mümkün değil.

Ve Japonya-Japonlar denince ilk akla gelen Harakiri’yi de anlattı Moriwaki. Filmlerden, dizilerden ve öykülerden bildiğimiz bize çok uzak bir kültür olan Harakiri, Japonlar için çok değerli bir saygı-saygınlık sahiplenmesi. Yakın tarihe kadar devlet-kurum-bürokrasi-iş dünyası-sosyal hayat işleyişinde karşılığı olan ve yanlışlar karşısında yapılması beklenen Harakiri şimdilerde resmen yasaklanmış ve yerini istifa kültürüne devretmiş. “Japon insanı için söz vermek ve yerine getirmek çok önemli” diyen Moriwaki konuşmasını bu minvalde şu benzetme ile tamamladı: “Yaşım 70 ve uzun zamandır Türkiye’deyim. Biz Japonların yaşam ömrü uzun ben de kendime söz verdim, Türkiye’nin depreme hazır olduğunu görmeden ölmeyeceğim…”

Siverek ve bölge adına değerli bir programdı. Emeği geçen Yüksek Mimar-Mühendis Yosinori Moriwaki’yi, Kent Konseyi Başkanı Adnan Uğur Tamses’i ve elbette ki Siverek Belediye Başkanı Ali Murat Bucak’ı tebrik etmek gerekiyor…

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: