İzmir Medya Kartelleri
Gazetecilik şüphecilik mesleğidir der üstatlar.
Aynı ile katıldığım bu söz gereği artık dur denilmesi gereken İzmir gazeteciliği kimlerin eline bırakılmış, bu alanda kimler kartelleşmiş bunu halka anlatma zamanı geldi diye düşünüyorum.
Alışılmış körler sağırlar birbirini ağırlar konsepti dahilindeki gazetecilik hem İzmir’in hem de Türkiye’nin başına bela noktasında işler yapılmasına neden oluyor.
Belediyeler eli ile meydana getirilen ve fakat iktidar partisi de dahil olmak üzere tüm STK'larca sessiz kalınıp en azından ne oluyor yahu dahi denilmeyen yerel medya yok artık dedirtecek işler yapmaya başladı.
Yerel medya ağalığı gibi bir sınıfı türeten İzmir, Kılıçdaroğlu’nun deyimi ile rakıların açılıp mezelerin söylendiği ortamda gazetecilik yapılan örnek bir şehir oldu.
Hem de bu ağalar hükümeti yerin dibine vurmaktan yada devleti yönetenlere en ağır ithamları yapmaktan geri durmazken.
Tüm bunların yanında bu sistemi denetlemesi gereken kamu kurumları da tamamen bu oyuna sessiz kalma becerisini gösterme başarısını ortaya koyduğundan, bizim gibi yazan çizen takımı aykırı ve kabul edilemez gazeteci sınıfına itilmekte ve bunda bir beis görülmemektedir.
İki önemli yerel TV kapatılırken ve bir tanesinin de bir şekilde pasifize edildiği bu güzelim şehirde insanlar İstanbul medyasının ve yerel medya ağalarının insafına terk edildi.
Bir türlü çıkarılamayan internet medyası kanunu yanı sıra, kamu kaynaklarının sahte tirajlı basın organlarına aktarılması ile her şey ahlaksızlık çukuruna çekilmeye başladı.
Şantajın başını alıp gittiği İzmir medya sektörü, içine düşenin boğulduğu bataklık oldu.
Sanki başka kalem yokmuş gibi üç beş kişinin insafına terk edilen bu şehir medyası artık tüm akçeli kurumlar eli ile her türlü ahlaksızlığı dibine kadar yaşarken, biz bir trafik kazası haberini bile İstanbul medyasından öğrenir hale geldik.
Devletin ki dahil üç önemli haber ajansı İzmir’de ne yapar, nasıl haber üretir kimse bilmez.
En başında en büyük bölgesel gazete olan Yeni Asır bile iktidar mensubu kamu organları tarafından satın alınmazsa kapıya kilidi vuracak görünüyor.
Sözcü gazetesi gibi bir İstanbul matbuatı her kahvehaneye girdiği bu şehirde İzmir medya ağalarına ait olanlar ve buna Yeni Asır dahil olmak üzere bahse konu matbuat kimler tarafından okunur hayli merak konusu.,
Dört gazeteci vekile sahip İzmir bu durumu ne kadar hak ediyor?
Aziz Kocaoğlu’nun para ve destek verip kurdurduğu iddia edilen bir yerel internet haber portalı o kadar popüler oldu ki memleketin dindarı, seküleri, iktidar partilisi ve muhalefeti tarafından hararetle takip edilir hale geldi. Bütün seçim kampanyalarında bahse konu haber sitesinin yüz milyarlarca liralık destek aldığı bu desteği de ağırlıklı iktidar partisinden aldığı şehirde yaşayan herkesin dilinde.
TRT gibi devasa bir medya organının devasa tesisleri bile bu kimliği bilinen lakin meçhule bırakılan ağalar tarafından çalışamaz hale getirilip sonunda İzmir bir şekilde ademe mahkum edilmeye çalışılıyor.
Tüm kesimler tarafından el birliği ile yapılan bu ali cengiz oyunlarını gelecek yazılarımda artık isim isim sayacağım.
Nefes almak için son çaremiz bu olacak.