Anne ve Babanın Kalbi
Anne ve baba olmak insan hayatındaki en önemli dönüm noktalarından birisi.Anne ve babanın kalbi bir başka canlıda atıyor. Hayatın en büyük amacı evlatlarının mutluluğu ve sağlığı oluyor anne ve babalar için.Bireyler bir çocukları olduktan sonra uykusuzluk, stres, yorgunluk, tükenmişlik gibi pek çok duyguya anne ve baba olmanın verdiği muhteşem haz sayesinde katlanabiliyorlar. Bu öyle derin bir duygu ki tüm sıkıntıları alıp gidebiliyor.
Bu kadar olağanüstü güzelliklere sahip durum elbette özveriyi de gerektiriyor. Toplumumuzda bebek ve çocuk bakımı yoğun olarak anneye atfedilen bir durum olduğu için çocuk sahibi olduktan sonra omuzlarına daha çok yük binen taraf anneler olabiliyor. Bebeğiyle ilgilenmeyen bir baba normal karşılanabilir ve yadırganmaz iken bebeğiyle ilgilenmeyen anne ise toplumun her kesimi tarafından eleştiri alabiliyor. Anne çalışıyor olsa da bu duruma maruz kalabiliyor.
Bu durumun temel olarak toplumsal cinsiyet eşitliğine bakış açısı ve evde kurulan denge ile alakalı.Kadınlar eşlerinin yardımını alabilmek için hem toplumdaki hem de eşindeki kalıp yargıları yıkmak zorunda. Hatta yoğun olarak kendisinin kalıp yargılarını da aşmak durumunda. Çünkü pek çok kadın da çocuk bakımı başta olmak üzere evin ve ortak yaşamın sorumluluklarını kendi görevi olarak görüyor ve bu yargısını değiştirme ihtiyacı hissetmiyor.
Bebek bakımı gibi ortak sorumluluklarda eşler arasındaki dengeyi oturtabilmiş ailelerin çocukları daha huzurlu ve daha mutlu olabiliyor.
Bu durum;
-Eşlerin birbirlerine olan sevgi ve saygısını ve bağını güçlendiriyor,
-Ev ortamının stresten ve sorunlardan uzak kalmasını sağlıyor,
-Çocuk sahibi olunmasına rağmen kişilerin kendilerine yatırım yapmaya devam etmesini ve kendisine zaman ayırabilmesine olanak sağlıyor,
-Sadece bir ebeveynin yorulmasının ve tükenmesinin önüne geçiyor,
-Bebeğin veya çocuğun her iki ebeveynle de sağlıklı ilişkiler kurmasına olanak sağlıyor,
-Yetiştirilen çocuğun kadın ve erkek rolleri ve sorumluluklarına dair olumlu yargılar edinmesini sağlıyor.
Çocuğun doğduğu andan itibaren bu konudaki eşitlikçi ve destekleyici bakış açısıyla yetiştirilen erkek ve kız çocuklar kendi aile hayatlarını bunu yansıtacaklardır. Daha mutlu, daha huzurlu, daha sevgi dolu ve güçlü ebeveynler de sağlıklı nesiller yetiştirebileceklerdir.