Magid'den, Papa'ya Sert Yanıt
Celal Bayar Üniversitesi Genç Yatırımcılar Kulübü ile gündem değerlendirmesi yapan Başkan Aloğlu, Papa ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Celal Bayar Üniversitesi Genç Yatırımcılar Kulübü ile gündem değerlendirmesi yapan Başkan Aloğlu, Papa ile ilgili açıklamalarda bulundu.
“Devletimiz bu sözde soykırımı olayında zor durumdadır. Sivil Toplum Kuruşları olarak yanında tavır alıp, arkasında olmalıyız. Amerika açıklama yapıyor; “sözde soykırımın arkasındayız” diye… Önce kendilerine bakıp, iki tane atom bombasıyla İki milyon insanın ölümüne sebep oldular. Asıl bu soykırım değil de nedir? Haçlı ordularının komutanlığı makamında oturan zaatın, Haç ile Hilal’in savaşında Haç’tan yana taraf belirtmesi kadar doğal hiçbir şey yoktur” dedi. Soykırım, Metz Yegern, katliam vs… bütün vahşiliklerin merkezi olup tarih boyu kurduğu ve komutanlığını yaptığı Haçlı Seferleri ile bu fantezilerini hayata geçirmiş, imandaşlarını yüzyıllarca sömürmüş, çocuklarına tecavüz etmiş, sapıklığın her boyutunu yaşatmış bir kurum olan Papalık, Ermeni meselesinde yine batılının yanında saf tutmuştur. Zaten farklı bir tavırda beklenemezdi. Uzmanlık alanı olan din konusunda bile Hak yolu inkar edenin, siyasette doğru yerde saf tutması imkansızdır. 1918’de kurulan Ermenistan diye bilinen bölgede, 1897 nüfus sayımına göre %38’i (Rus ve Ermeni kıyımlarına rağmen) Türk iken; günümüze geldiğimizde ilaç niyetine arasan bir Türk ailesi bulamazsın. Soykırım diye ortalığı ayağa kaldıran, Ermenistan ve saz arkadaşlarına sorumuz şudur: “Erivan ve civarında yaşayan Türkler buharlaştı mı? Soykırım yaptı dediğiniz ülkede siyasi partilerin platonik Ermeni sevdası, aday gösterme yarışında açığa çıkmışken, sizin ülkenizde bırakalım seçilen tarafı, seçen tarafta tek bir Türk aile var mı? Biz ülkemizde Ermeni asıllı bir baş danışman bulundururken, Ermenistan devletinin kurumunda ayak işlerini yapan bir Türk bulunur mu? Hepsini geçtik daha 1992’lerde işgal ettiğin Karabağ’da, tek bir aile bıraktınız mı Türk’ten eser?” Siyaset bu konuda ilk yanlışını bugün yapmıyor üstelik; Komünist rejimden kaçıp, vatan bildiği Türkiye’ye sığınırken, geriye yollanıp, kurşunlanmalarına göz yuman İnönü döneminde Kelbecer işgal edilirken, yaralı ve sivil taşıması için istenen, 4 helikopteri, abuk sabuk bahanelerle göndermeyen, Özal-Demirel döneminde de ve 10.04.1919’da devletin verdiği görevi, hayata geçirdiği için Boğazlıyan Kaymakamı, Şehit Kemal Bey’i asarken de aynı sevdanın peşindeydi; Dış devletlere yaranmak…
Geldiğimiz noktada gördüğümüz bu durum, Milletin fıtratına işlemiş! Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey’i ve bu mücadelede hayatını kaybetmiş, tüm vatandaşlarımızı rahmetle andığımızı dile getirdi