Yıllar önce Orgeneral Eşref Bitlis, Daha sonra, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve yanındaki arkadaşları da bir helikopter kazasında yaşamını yitirmişti. O olayla ilgili olarak zihinlerde çeşitli soru işaretleri hâlâ devam ediyor. Kaza mıydı, sabotaj mı? Orgeneral Eşref Bitlis de benzeri bir kazada hayatını kaybetmişti. O konuda da soru işaretleri henüz tam olarak netleşmiş değildir…

Bu arada Bursa’da içerisinde bazı değerli bilim adamlarını taşıyan bir uçak kazası da aynı şekilde ‘acaba sabotaj mıydı?’ gibisinden çok tartışmalara neden olmuş, ancak netlik kazanmamıştı…

Bu tür önemli olaylarda ‘Kaza mı, suikast mı’ soruları hep sorulur. Hele gelir ama bir türlü kararların verilmesi için çok iyi incelemelerin yapılmasın gerekir. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi olunca, ABD ve İsrail ile arası iyi olmayınca akla ilk gelen “Suikast mı?” Azerbaycan’da bir barajın açılış tören sonrası dönüş yolunda düşen helikopterde Reisi’nin yanı sıra, Dışişleri Bakanı Emir Hüseyin Abdüllahiyan ile üst düzey beş yönetici daha vardı. Helikopter yüksek dağlık bir bölgede düştü…

Havanın sisli olması ve kar yağışı nedeniyle uzun süre helikopterin enkazına ulaşılamadı. En nihayet, Türkiye’den enkazın bulunması konusunda yardım istendi. Helikopterin yerini Türkiye’den gönderilen Akıncı İHA’larının tespit ettiği ve bu bilgiyi İran makamlarıyla paylaştığı bildirildi. Arana-kurtarma ekibinin oraya ulaşmasıyla helikopterin dağda sarp bir alana düştüğü tespit edildi. Düşme sırasında helikopterin ön kısmının yandığı ve kurtulan olmadığı kaydedildi. Olay üzerinde İran’da ve Türkiye dahil bazı ülkelerde yas ilan edildi…

Reisi’nin ölümü dünyada geniş yankılar yaratırken, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ve Pakistan’dan peş peşe başsağlığı mesajları yayınlandı. Erdoğan “Bu zor günlerde İran’ın yanında olacağız.” derken, Aliyev “Derinden sarsıldık.” ifadesini kullandı. AB yetkilileri ile çeşitli ülkeler, İran’ın Dini Lideri Hamaney’e başsağlığı mesajları ilettiler…

İran Lideri İbrahim Reisi’nin ölümü İran’da büyük üzüntü yaratırken, bu olayda sevinenler de olmadı değil! Hatırlanacağı gibi başörtüsünü çıkardığı nedeniyle ‘ahlak zabıtaları’ tarafından tutuklanarak, karakolda şiddete maruz kalan Mahsa Âmini adlı genç kızın işkence sonucu öldürüldüğünün ifade edilmesi, İran’da çoğunlukla kadınların yer aldığı geniş çaplı protestolar düzenlenmiş ve çok sayıda tutuklamalar olmuştu…

Şimdi merak edilen, İran’la eti bir kazanda kaynamayan İsrail’in tavrı ve ABD’nin tutumu ne olacak? Çünkü Filistin konusunda ve Gazze’deki soykırımla ilgili olarak, vekâlet savaşları yaşanıyor. İran’ın doğrudan müdahalesi yok. İsrail’in Tahran Büyükelçiliğine gerçekleştirilen saldırıda Hamas liderlerinden bazılarının öldürülmesi üzerine, İran ilk kez İsrail’e doğrudan misillemede bulunmuştu. Daha önce de Kasım Süleymani’nin arabasına düzenlenen saldırıda Süleymani öldürülmüştü. Kasım Süleymani İran’da çok sevilen, hatta ikinci adam konumundaydı…

Her şeye rağmen, veriler sabotaj ihtimalinden çok, kazanın kötü hava koşullarına bağlı olduğunu gösteriyor. Bundan sonra İran’da fazla ülke yönetiminde bir değişiklik olmayacağını dile getirdi. Bütün bu gelişmeleri zamanı geldiğinde bekleyip göreceğiz. 50 gün sonra yeni cumhurbaşkanı seçimi yapılacağı açıklandı. Kimler aday olacak. Bunları şimdiden konuşmak biraz erken olacak ama bir şeylerin değişmeyeceğinin sinyallerini alıyor gibiyim. Kardeş İran Halkının başı sağ olsun…